Haber

Sibel Özdemir’den OHAL Cevabı: İstekli Çakır 89 Dosyanın Kaldığını Söyledi; Eğer öyleyse, bu Komisyon …

CHP İstanbul Milletvekili Sibel Özdemir Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Delegasyonunda; “İhale sahibi Çakır Bey 89 belge kaldığını belirtti, madem bu Kurul bir ay içinde bunları tamamlar, görevini tamamlayıp bu Komisyonu feshedelim. OHAL’in hukuksuzluklarını, mağduriyetlerini gidermek istiyorsak. , her şeyden önce adil yargılanma, bağımsız, tarafsız, şeffaf bir yargılama süreci ve yargıya güveni tesis etmeliyiz. Bugün olduğu gibi tüm bu hukuksuzlukları bir torba yasaya bağlayarak analiz bulamayız.”

CHP İstanbul Milletvekili Sibel Özdemir, Elektrik Piyasası Kanunu, Bazı Kanunlar ve Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifinin 10’uncu maddesinde söz aldı. Özdemir şunları söyledi:

“Sanayi Komisyonu’nda zeytinliklerin madenciliğe açılmasıyla başladık ve sabah 04.00’te Maliye Bakanı’na ek borçlanma yetkisi veren bir torba kanunu tamamladık. Konuştuğum 10. unsur bir idi. Bu kanundaki en kritik 4 konudan Adalet ve Anayasa Kurulları ile OHAL Komisyonu tüm hukuksuzluklarıyla lağvedilmeli, ancak bu değişiklikle birlikte kalan tüm dosyalar, OHAL’in görev süresinin sona ermesi ile Süreçler 2 yıldır kurulan ancak görev süresinin uzatılmasıyla birlikte 6 yıl görev yapan Soruşturma Komisyonu’nda kalan tüm dosyalar silinecek.Yorumlarda ilgili kurum ve kuruluşlar yetkili kılındı.Çok önemli hak ihlalleri ve hukuk süreçlerinin askıya alınmasıyla karşı karşıya kalındı. ile birlikte.

“‘SİVİL ÖLÜM’ SÜRECİNE BİRLİKTE TANIK OLDUK”

“Binlerce kamu görevlisi, akademisyen meslekten ihraç edildi, kurumlarından uzaklaştırıldı, görevden uzaklaştırıldı, pasaportları iptal edildi ve OHAL KHK’lerinin ekli listelerinde isimlerinin yer almasıyla birçok hukuksuz eylemle karşı karşıya kaldılar. Sayın Cihangir İslam Sayın Ömer Faruk Gergerlioğlu ile ortadayız ve mahkeme kararlarına rağmen üniversitedeki ve kurumlarındaki görevlerine dönemediler, kamu görevlerinden ihraç edildiler, hürriyetlerinden yoksun bırakıldılar, ayrımcılığa uğradılar ve adalete erişimleri engellendi.Kaboğlu Bey’in de belirttiği gibi ‘sivil ölümler’ sürecine hep tanık olduk.Başvurabilecekleri tüm yargı yolları kapatıldı, uzun süre herhangi bir merciye başvuramadılar ve çok sayıda dava açıldı. büyük bir zaman kaybı.

“YÜKSEK MAHKEME KARARLARINA RAĞMEN KİT KOMİSYONUNUN BU KARARLARI TANINMAYA İNANMASI BU KOMİSYONU ZATEN TARTIŞMAYA GETİRİYOR.”

OHAL KHK mağdurlarına yönelik bir analiz önerisi olarak, OHAL’in ilanından altı ay sonra, Ocak 2017’de Olağanüstü Hal İnceleme Komisyonu kurulmuş; İşte bugün tartıştığımız komisyon. Bu komisyon, soruşturması, kovuşturması olmayan, hatta takipsizlik veya beraat kararı verilen birçok kişiye ret kararı vermiştir. YSK’nın milletvekili olmasına engel olmadığı kararlarına rağmen Olağanüstü Hal Kurulu, Sayın Kaboğlu’nun, Sayın İslam’ın, Sayın Gergerlioğlu’nun reddine karar verdi. Yine Yargıtay’ın sulh akademisyenlerinin arada kaldığı, Anayasa Mahkemesi’nin ifade özgürlüğünü ihlal kararı verdiği kararında, Ağır Ceza Mahkemeleri beraat eden şahısların reddine karar verdi. Yargıtay kararlarına ve beraat kararına rağmen Olağanüstü Hal Kurulu’nun bu kararları tanımaması, aslında bu Kurulu tartışmalı bir noktaya getirdi.

“BU DÜZENLEME HUKUKSUZ HUKUKSUZLARIN, SİGORTALARIN VE SOSYAL DEVLET MAĞDURLARININ DEVAMI DEMEKTİR”

Ayrıca, hukuki varlığı şüpheli olan Cumhurbaşkanı’nın kararı ile bu Komisyonun görev süresinin hangi nesnel gerekçeyle uzatıldığı ve çok uzun süren inceleme süreçleri her zaman görev süresini uzattığı bilinmemektedir. Yine kurumlardan gelen keyfi bilgilere dayanarak karar vermesi bu Kurul’u daha fazla tartışmaya açmıştır. Şimdi ne yapıyoruz? Bizler bu unsurla görev süresi bugün dolacak olan bu Olağanüstü Hal Kurulunun üyeleriyiz… İşte ‘görevleri’ydi, bir önergeyle ‘kararları’ oldu; Neyin değiştiğini bilmiyoruz. Uzaklaştırma veren kurumlara, hukuk unsurunda kesin bir sonu olmayan, ucu açık bir yetki veriyorsunuz. Bu düzenleme, OHAL’in hukuksuzluklarının, adaletsizliklerinin ve mağduriyetlerinin devam edeceği anlamına gelmektedir. Bu kurumların hukuk yollarını engellemekten ve adil yargılanma hakkını bir kez daha ihlal etmekten başka ne işlevi olacak? Bu kurumlar aslında belgeleri gönderen kurumlardı ve o kurumlardaki kişilere bir kez daha sorumluluk veriyorsunuz; bu bir çelişkidir. Burada şeffaf ve adil bir süreç yürütülecek mi? Aslında ne kadar dengeli olacağı, hukuksuzlukların ne kadar ortadan kaldırılacağı bunu kendisine taraf olan kurumların inisiyatifine bırakmak; Bu noktada büyük problemler var.

“BÜTÜN BU HUKUKSUZLUKLARI BİR ÇANTAYA BAĞLAYARAK ÇÖZÜM BULAMIYORUZ”

Teklif sahibi Çakır Bey, geriye 89 belge kaldığını; Madem bu kadar, bu Komite bir ayda bunları tamamlasın ve görevini tamamlayıp bu Komiteyi feshedelim. CHP Kümesi olarak bu hukuksuzluklara yönelik analiz önerisi sunarak, açıklama gerekçesi olarak gösterilen görevden ihraç edilen ve suçları yargı kararıyla belirlenemeyenlerin işlerine iadelerine ilişkin kanun teklifi sunduk. Olağanüstü Hal. Özellikle yargı kararıyla yanılan akademisyenler olmak üzere akademisyenlerin görevlerine iadeleri ile ilgili kanun teklifini de sundum. OHAL’in hukuksuzluklarını ve mağduriyetlerini ortadan kaldırmak istiyorsak, öncelikle adil yargılanmayı, bağımsız, tarafsız, şeffaf bir yargılama sürecini ve yargıya inancı tesis etmeliyiz. Bugün olduğu gibi burada da bütün bu hukuksuzlukları bir torba kanuna bağlayarak tahlil bulamayız.”

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu