İstanbul merkezli 5 ilde düzenlenen kokain Operasyonda 23 kişinin gözaltına alınmasını ve değeri 100 milyon lirayı aşkın nakit ve ziynet eşyasının ele geçirilmesini yürüten Birgün’ün yazarı Timur Soykan, örgütünün başında Jos Leijdekkers adlı bir baronun olduğunu iddia etti.
Leijdekkers’in yakalanamayacağını söyleyen Soykan’ın Hollanda medyasından aktardığına göre baron Türkiye’de yaşıyor. “Hollandalı baronu kim korudu?” Başlıklı yazısında baronun ilişki ağını inceleyen Soykan’ın yazısının ilgili bölümü şöyle:
“Bir teze göre Rusya’ya kaçmış. Ancak Türkiye’de saklandığı da iddia ediliyor. Tezlere göre ortakları Türkiye ve Avrupa’da uyuşturucu ticareti yapan büyük isimler: Abdullah Alp Ü. ve Naci Y. Ayrıca yakalanmadı ve iki uyuşturucu baronu öldürüldü.Avrupa ülkelerinde saklandığı sanılıyor.
Gelin bu baronlara ve bağlarına yakından bakalım:
Suç örgütünün zirvesindeyken Jos Leijdekkers, ‘Tombul Jos’ anlamına gelen ‘Bolle Jos’ lakaplıydı. O şimdi 31 yaşında. Avrupa güvenlik güçleri 2018 yılında suç örgütlerinin şifreli iletişim sistemlerine sızmış ve ele geçirilen evraklardan Leijdekkers’ın Avrupa’nın en büyük uyuşturucu baronlarından biri olduğu anlaşılmıştı. Kolları bir ahtapot gibi Latin Amerika’dan Avrupa’ya, oradan da Türkiye ve Ortadoğu’ya uzanıyordu. Hollanda ve Belçika limanlarında rüşvetle derin ilişkileri vardı. Kolombiya’dan Avrupa’ya onlarca ton kokain sevk ettiği iddia edildi.
TELEFONDAN CİNAYET
Kodu kırılan broşürlerde işkence sonucu öldürülen bir kadının resimlerine de rastlandı. Bu hanımefendi, 2019’da Amsterdam’da kaçırılan ve suç örgütleriyle irtibatı olan Fas asıllı Naima Jillal’dı. ‘Bolle Jos’un daha önce kokain sevkiyatlarının ele geçirilmesinden sorumlu tuttuğu kişileri öldürdüğü iddia edildi. Ancak Hollanda polisi genç baronu yakalayamadı. Kırmızı bülten çıktığında İspanya’da kaldığı, ardından Dubai’ye taşındığı belirlendi. Palmiye şeklindeki yapay bir adadaki lüks villasında yaşıyordu ve teze göre; Kokain kaçakçılığını buradan organize etti. Hatta konteynırdan kokaini almaya hazırlanan adamlarına gönderdiği fotoğrafta, bir adada çıplak ayakla şezlongda olduğunu yazmıştı.
Hollanda polisi ise onu yakalayana ödül koyuyordu.
200 BİN AVRO ÖDÜLÜ
Jos Leijdekkers’i ihbar edenlere 75 bin euro ödül verileceği açıklandı. Daha sonra bu ödül 200.000 avroya çıkarılarak ülke tarihinde bir suçluyu ihbar edene verilen en büyük ödül oldu.
Hollanda’nın en çok aranan suçlularından biri olan Fas asıllı Hollanda uyruklu Ridouan Taghi, Birleşik Arap Emirlikleri tarafından Hollanda’ya iade edildiğinde ‘Bolle Jos’ için alarm zilleri çalıyordu. Yeni bir ülke arıyordu.
VATANDAŞLIK TALEP
Hollanda medyası, uzun süredir manşetlerde yer alan ‘Bolle Jos’un Dubai’den Türkiye’ye geçtiğini iddia ediyor. Hatta İstanbul ve Bodrum’da yaşadığı bile yazıldı. Türkiye’de çekildiği iddia edilen fotoğrafları da yayınlandı. Hollanda polisinin, hakkında kırmızı bülten çıkardığı uyuşturucu kaçakçısını yakalamak için Türkiye ile temasa geçmesi medyanın baskısını artırıyordu. Haberde Jos Leijdekkers’in Türk pasaportu ve Türkiye’de çok sayıda mülk satın aldığı iddia edildi. Milyonlarca avroluk savunma parası veren uyuşturucu kaçakçısının devlet içindeki bazı kirli unsurlar tarafından korunduğu da iddia edildi.
Daha önce bu tezleri gündeme getirdik ve Bolle Jos’un Türk vatandaşı olup olmadığını sorduk. Ama cevap verilmedi. Jos Leijdekkers’in kara parasına yönelik operasyonun iki yıllık bir soruşturma sonucunda düzenlendiği açıklandı. Bu operasyonla Hollandalı uyuşturucu baronunun bağlantıları da deşifre edildi.
TÜRK MİRASINA ORTAK
İddiaya göre; Türkiye’de uyuşturucu kaçakçılığı suçlamasıyla halen aranan ve yurt dışında olduğu belirlenen uyuşturucu kaçakçısı Abdullah Alp Ü., Jos Leijdekkers’in ortağıydı. Uzun yıllar Hollanda’da yaşayan Abdullah Alp Ü. de Jos Leijdekkers’in eşinin erkek kardeşi ile evli yani kayınbiraderi. Türkiye’nin değerli uyuşturucu baronlarından biri olan ve yıllardır aranan Naci Y.’nin de kabahat planında yer aldığı iddia edildi. Naci Y.’nin yurt dışında olduğu, kardeşinin de gözaltına alınan 23 kişi arasında olduğu biliniyor.
Abdullah Alp U. ve Naci Y., 4 yıl önce çok değerli bir uyuşturucu operasyonunda gündeme geldi. 17 Aralık 2018’de Narkotik Kabahatlerle Mücadele Şube Müdürlüğü’ne gönderilen raporda şöyle denildi:
“Yurt dışında ikamet eden Naci Y. ve Abdullah Alp Ü. uluslararası uyuşturucu ticareti yapıyor. Avrupa ülkelerinden İstanbul’a uyuşturucu gönderiyorlar…”
KOKAİNİ EROİNLE DEĞİŞTİRİN
İhbarın devamında uyuşturucuyu alan kişilerin isimleri sıralandı. Soruşturmada, Türkiye ile Avrupa arasında eroin ve kokain takasının yapıldığı düzenleme çözüldü.
Afganistan’dan Türkiye’ye getirilen eroin Hollanda’ya, karşılığında ise Latin Amerika’dan Avrupa’ya kokain sevkedildi. Şüphelilerin kullandığı Sarıyer’deki villaya yapılan operasyonda güvenlik kamerası kayıtları incelendi ve uyuşturucunun bir ülkenin İstanbul Başkonsolosluğuna ait diplomatik plakalı bir araca yüklendiği görüldü. Diplomatik plakalı araçlar incelendiğinde, uyuşturucu maddelerin bu araçlarla sınırlardan geçtiği belirlendi. O dönemde Naci Y. ve Abdullah Alp Ü. Yurt dışında olduğu için yakalanamadı.
GİZEMLİ Balina
Baskınlarda bir tona yakın eroin, 100 kilo kokain ve 140 kilo uyuşturucu hap ile çok sayıda kripto telefon ele geçirildi. Şüphelinin açtığı bir telefon, diğer kullanıcıların kod adlarını yazıyordu: ‘Whale’, ‘Loyalswan’, ‘Brother’, ‘Hipsteel’, ‘Delicate’ ve ‘Limitedbow’.
Sadece ‘Balina’ kodunu kullanan ve kabahat örgütünün lideri olduğu anlaşılan kişinin kimliği tespit edilemedi. Aralarında gümrük müşavirlerinin de bulunduğu 25 kişi hakkında açılan davanın iddianamesinde, “Uluslararası uyuşturucu ticareti yapan suç örgütü, ‘Balina’ lakaplı ve kimliği net olarak belirlenemeyen bir kişinin önderliğinde kurulmuştur. ”
Son operasyonla ‘Balina’nın gerçek kimliği belirlendi mi? Bilmiyoruz.
Ancak çok daha değerli sorular var;
Jos Leijdekkers Türk pasaportu kullandı mı? Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı oldu mu?
Türkiye’nin koruması altında kimler vardı?
Son ameliyattan nasıl sağ çıktı?
Yakalanması için özel bir grubun oluşturulduğunu ve yakalanması için yoğun bir çalışma yürütüldüğünü öğrendim. Ancak Hollanda medyasındaki tezler doğruysa onu himaye eden güçlü isimler de vardı. Aslında bu savunma kalkanı olmasaydı Türkiye’de uzun süre kalamazdı.
Bir gün Jos Leijdekkers’in Türkiye’deki derin bağlantıları ortaya çıkarsa, ülkeyi dünya mafyasının üssü haline getirenlerle yüz yüze geleceğiz. Muhtemelen o zaman kara paranın merkezi ve baronların mabedi olmaktan kurtulacağız. Aksi takdirde ak zehir devleti ve toplumu çürütmeye devam edecektir.” (HABER MERKEZİ)
